Sentence examples of "должна поверить" in Russian

<>
Тут должна быть радуга или яркие цвета здесь слева, кружащие вокруг левого яичника. Но ничего. Şurda solda, parlayan renklerin yanında ve sol yumurtalığın devamında gökkuşağı benzeri bir şey olması lazım.
Нелегко в такое поверить. Gerçek olduğuna inanmak zor.
Ты должна поддерживать свою температуру. Vücut sıcaklığını yüksek tutman gerek.
Барт, ты можешь поверить, что кто-то такой могущественный мог оказаться столь же бессильным? Bart, bu kadar kudretli bir şeyin bu kadar çaresiz bir duruma düştüğüne inanabiliyor musun?
Что должна сделать ведьма, чтобы привлечь твое внимание? Bir cadının senin dikkatini çekebilmesi için ne yapması gerek?
Можете поверить, что эти кеды приносят мне больше миллиарда в одном только Китае? Sadece bir spor ayakkabının sadece Çin'den bir milyar doların üstünde para getirdiğine inanabiliyor musun?
Норвилл, я должна сказать тебе кое-что. Sana söylemem gereken bir şey var Norville.
Не могу поверить, что ты не мечтал встретиться с капитаном Кирком. Sana inanamıyorum, en azından Kaptan Kirk ile tanışmak istemiyor musun yani?
Я должна навестить мою сестру. Kız kardeşimi ziyaret etmem gerekiyor.
Трудно поверить что кто-то мог ей пресытиться. Birinin onu becermekten bıktığına inanmak çok zor.
Которого я возможно должна запереть. Muhtemelen kilit altına almam gereken.
Поверить не могу, что утром придется уехать. Sabah ilk iş, ayrılmak zorunda olduğuma inanamıyorum.
Ты должна была следить за детьми. Ben olmadığımda çocukları sen kontrol etmelisin.
Поверить не могу какая стоит тишина. Dışarısının bu kadar sessiz olduğuna inanamıyorum.
Она должна будет горевать месяцами. Aylarca acı çekmek zorunda kalacak.
Секс всегда тебя отупляет, и ты готов поверить чему угодно. Seks seni hep aptallaştırır, her şeye inanmaya hazır hale getirir.
Ты должна прекратить, Айя. Artık durman gerekiyor, Aya.
Неужели так тяжело поверить, что нам действительно нравится ненасильственный спорт? Şiddet içermeyen bir spordan keyif almamıza inanmak çok mu zor?!
Я должна найти похитителей моей сестры. Kız kardeşimi kimin kaçırdığını bulmam gerek.
Трудно поверить, что гремучие змеи такие вкусные. Çıngıraklı yılanların bu kadar lezzetli olmasına inanmak zor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.