Sentence examples of "eğer" in Turkish

<>
İşte bu yüzden eğer bunun bir parçası olamayacağına karar verirsen, anlarım. Поэтому, если ты решила не участвовать в этом, я понимаю.
Eğer bir alkolikseniz, belki de bu doğrudur. Если вы алкоголик, может, это верно.
Eğer o Jake'i aramaya kalkarsa bu her şeyi daha kötü yapar. И если ему придётся его искать, это только всё усложнит.
Eğer hayır dersem, bu gitmene engel olur mu? А если я скажу нет, тебя это остановит?
Başkan Yardımcısıyla bu işi kolaylaştırabilirsin. Eğer sınır güvenliğine kemik atarsan, bu bize bir şeyler kazandırabilir. Вы могли бы все упростить для вице-президента, если бы закинули несколько морковок ради безопасности границы.
Eğer bir şey bulunamazsa, korkacak bir şey de olmaz, değil mi? Ну, если ничего не найдут, нечего бояться. - Так ведь?
Eğer sorun ilk olmaksa, oyunu şimdi piyasaya çıkarın. Если быть первым-так важно, тогда выпусти игру сейчас.
Eğer Rikke Lyngvig'in söyledikleri doğru ise, harekete geçmeniz gerekecek. Но если Рикке говорит правду, Вы обязаны предпринять меры.
Sanırım bu konuyla ilgili konuşmamız lazım. Eğer sakıncası yoksa özel olarak. Если ты не против, нам нужно это обсудить, наедине.
Eğer içinde buna gerçekten inanmayan, bir parça bile varsa, başka neler dönebileceğini bir düşün. Если вы хоть немножечко в этом сомневаетесь, то подумайте, что еще наверняка может происходить.
Eğer bu raporlar doğruysa emrimizdeki tüm haşerat ilacını kullanarak burayı dezenfekte etmek. И если эти сообщения правдивы - обработать этот город всеми возможными инсектицидами.
Eğer ateş etmeniz gerekirse bacaklarına ateş edin, tamam mı? А если придётся стрелять, стреляем в ноги, ясно?
Eğer bu beni tekrar yatak odana Sokmak için, Yaptığın bir şey ise... Если бы это было только вашей скудной попыткой вернуть меня в свою комнату...
Eğer bu işe yaramazsa, her zaman soğuk bir duş yapabilirsin. Ну, если не сработает, всегда есть холодный ультразвуковой душ.
Eğer bu akıllı olmak anlamına geliyorsa, hayatımın sonuna kadar aptal olarak kalmayı tercih ederim! Умный в гору не пойдёт, умный гору обойдёт? Тогда я лучше останусь дураком!
Eğer burnunu işime sokmaya devam ederse, diğer tüm bölüm şefleriyle beraber onu mahvederim. Но если он будет продолжать лезть в мою работу, я полезу в его.
Patron, eğer sıkıntı çıkmazsa abimle ilgili halletmem gereken bir durum var da. Король, если ты не возражаешь, мне нужно кое-что уладить с братом.
Şu andan başlayarak, eğer benimle biraz sohbet edersen. Начинаем, если вы согласитесь со мной немного поболтать.
Eğer biri "Bush" u sıkıştırsaydı Cheney aynen şunu yapardı,.. И если бы кто-нибудь отчитал Буша, Чейни бы тогда, бэм!
Eğer Sid'i öldürüp gömersem tahmin et ne olur? А если убить Сида, знаешь что тогда?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.