Sentence examples of "olması" in Turkish

<>
Senin durumundaki bir çocuğun anne ve babasının hayatta olması nadir bir durum. Да. Тебе повезло, редкость - в твоей ситуации иметь обоих родителей.
Kışı geçirmeye yetecek kadar olması lazım tankta. В баке должно хватить до конца зимы.
Burada Jane Doe'nun resmi olması gerekiyor. Здесь должно быть фото Джейн Доу.
O ilk kadınımdı, ve son olması gerekiyordu. Она была моей первой и должна стать последней.
Kırmızı bir tane aşırı yükleme ışığı olması gerekiyor. Хорошо, там должна быть красная лампочка перегрузки.
Leydim, ben bir savaşçıyım ve savaşçılar bilir ki her şey olması gerektiği zamanda olmalıdır. Я ведь герой, госпожа, а герои знают, что всё должно происходить вовремя.
yani benim de torunum, onun da bir Rockette olması senin için önemli olur mu? которая вполне может быть моей внучкой это будет важно, чтобы и она стала Рокетт?
Topluma faydalı bir birey olması mümkün değil. Он никогда не станет полезным членом общества.
Filmin Amerikan desteği almış olması da ayrıca merak uyandırıyordu. Кроме того, факт американской поддержки тоже добавлял весу.
En kötü tarafı, üzerimde hala bir çeşit güç sahibi olması. Самое ужасное, что он еще имеет какую-то власть надо мной.
Sara'nın sadece dolaşmaya çıkmış olması ve yanlışlıkla kaybolmuş olması mümkün mü? Есть ли возможность, что она вышла прогуляться и случайно заблудилась?
Evet, okulda silahın olması olayları muhteşem yapıyor. Да, иметь оружие в школе действительно потрясающе.
Herşeye rağmen, bugün Aziz Leonardo günü biraz eğlence olması gerekiyor! Ведь сегодня День Святого Леонарда. Должно же быть развлечение. По местам.
Etrafta daha çok metal parça olması lazım. Тут вокруг должно быть много металлических частей.
O eve taşınmanın; benim, Franklin ve çocuklar için yeni bir başlangıç olması gerekiyordu. Переезд в этот дом должен был стать новым началом для меня, Фрэнклина и детей.
Etrafta güçlü büyük bir adamın olması ne iyi. Хорошо, когда рядом есть большой сильный мужчина.
Buna bir şeyler hakkında düşünmek için beyninin olması deniyor. Это называется иметь мозги, когда думаешь о чем-то.
Fakat standart model bu genişlemenin yavaşlıyor olması gerektiğini söylemişti. Но стандартная модель сказала, что расширение должно замедляться.
Bu mektubun Salı'ya kadar New York'ta olması lazım. Это письмо должно быть в Нью-Йорке ко вторнику.
çünkü, bu kitapların erişilebilir olması insanlar için çok, ama çok tehlikeliydi. Потому, что людям было очень, очень опасно иметь к ним доступ.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.