Sentence examples of "должен жениться" in Russian

<>
Мужчина должен жениться в год. Bir erkek yaşında evli olmalı.
Чтобы угодить отцу, я должен жениться на приданном. Eğer babamın desteğini istiyorsam ben de bir servetle evlenmeliyim.
Я должен жениться на деньгах - даже если для этого придется ехать в Нью-Йорк. Bir vârisim olmalı. Bunun anlamı, New York'a gidip bir tane bulmak olsa bile.
Сначала Тхэ Сан должен жениться. Tae San evlenmeli önce diyorlar.
Для этого я должен жениться. Bunun için de evlenmem gerekiyor.
Сема архитектора, который должен был уехать, чтоб жениться? Mimar olan Sam evlenmek için evine geri dönmek zorunda kalan?
У кого я должен просить разрешения жениться на тебе? Seninle evlenmek için izin almam gereken biri var mı?
Видео, которое также было удалено с YouTube, вызвало онлайн - дискуссию по вопросу: должен ли быть такой материал допустим в сети, учитывая, что он позволяет ИГИЛу распространять свою "пропаганду". Youtube'dan da kaldırılmış olan video, IŞİD'in "propoganda" sını yaymasına yer vermesi nedeniyle benzer materyallerin dünya çapındaki ağda ulaşılabilir olup olmaması gerektiği konusunda bir tartışma yarattı.
Тем не менее, по иронии судьбы, меньше недели назад помощник депутата Атимовой похитил тележурналистку, с которой он в прошлом встречался для того, чтобы на ней жениться. Ancak bu ifadeinin birkaç gün ardından Aitmatova'nın parlemento asistanı, daha önce birlikte olduğu televizyon muhabiri bir bayanı evlenme amacıyla kaçırdı.
Когда ты должен сказать привет миллиону человек в начале вечеринки Afgan büyümek bir parti olduğunda milyonlarca insana selam vermek zorunda kalmaktır.
Однако тысячи мужчин, в основном из сельской местности, следуя древней традиции, похищают девушку тогда, когда они хотят жениться. Ancak, özellikle kırsal kesimlerde binlerce erkek, eskiçağlara ait geleneği sürdürüp evlenmek istedikleri kızları kaçırıyorlar.
"Слушай, ты должен прожить жизнь со своей женой. "Bak, birlikte bu hayatı yaşayacağın bir partnerin olması gerek.
Все должны так жениться. Herkes bu şekilde evlenmeli.
Знаешь, ты должен оценить иронию. Aslında bu rastlantıdan memnun olman gerekir.
Говорил, что влюбился, хотел жениться. Bana aşık olduğunu söyleyip onunla evlenmemi istedi.
Брак не должен быть таким. Bir evliliğin böyle olmaması gerekiyor.
Не нужно быть принцем, чтобы жениться на принцессе. Bir prensesle evlenmek için illa prens olmanız da gerekmiyor.
Ты должен поразить цель одним выстрелом. Tek bir okla hedefi vurman gerek.
И потому попросила жениться на тебе? Bunun yerine seninle evlenmemi mi istedin?
Он может. Ты должен делать это так громко? Fikrinizi bu kadar yüksek sesle söylemek zorunda değilsiniz.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.